Alanya’nın en başarılı iş adamlarından olan ve Yalçınlar firmasını bölgenin en önemli işletmelerinden birisi haline dönüştüren isimlerin başında gelen Harun Yalçın ile Çevre Yolu üzerinde bulunan Yalçınlar Otel Ekipmanları mağazasında sıcak ve samimi bir sohbet gerçekleştirdik. Harun Yalçın ile yedigunhaber.com muhabirleri Burak Öztunç ve Sibel Sönmez’in gerçekleştirdiği röportaj sizlerle: “TEK ŞİRKET İKİ SEKTÖRDE HİZMET VERİYORUZ” yedigunhaber.com: Öncelikle bizleri kırmayıp ‘Kariyer Köşesi’ne konuk olduğunuz için teşekkür ederiz. Kendinizi tanıtır mısınız? Harun Yalçın: Beni konuk ettiğiniz için ben sizlere çok teşekkür ederim. 1980 Alanya doğumluyum. Barbaros İlkokulu’nda okudum. Alanya Lisesi’nde ortaokul ve liseyi bitirdim. Sonra; dil, tarih coğrafya fakültesini kazanmak istiyordum ama dükkandaki işlerin yoğunluğundan dolayı çalışamadım ve ilk sene tercihim tutmadı. Çalışmaya bir başlayalım diye dükkana bir girdik 1996’dan 2020’ye yani bugüne kadar dükkanda kaldık. 1996’lı yıllarda züccaciye ağırlıkta hizmet veriyorduk. Genelde bir ailenin evinde olması gereken her şeyi bulunduruyorduk. Plastik malzemeler dahil her şeyin satışını yapardık. O dönemde turizmin yoğunlaşması ile birlikte çevre yolunda bir otel ekipmanları mağazası da açmıştık. Ben işlere tam başlamadan açıldı burası. Şimdi Yalçınlar Otel Ekipmanları ve Yalçınlar Züccaciye şeklinde tek şirket ve iki ayrı sektör de devam etmekteyiz. “MOBİLYA VE BEYAZ EŞYA SEKTÖRÜNDE BÜYÜMEK İSTERİZ” yedigunhaber.com: Yalçınlar ismi daha da büyüyecek mi? Türkiye çapında bir firmaya dönüşüyor mu? Harun Yalçın: Peygamber Efendimiz Muhammet Mustafa (sav) bir hadisi şerifinde, “2 günü müsavi olan aldanmıştır.” diyor. Yerimizde sayarsak bu iş olmuyor. Bizim de hayallerimiz var. Yalçınlar Züccaciye’yi; Yalçınlar Mobilya ve beyaz eşya olarak büyütmek, otel ekipmanları işini de büyütmek. Yerinde saydığın zaman olmuyor, büyümek zorundayız. “BİZ, GECE CEP TELEFONUNU KAPATABİLEN İNSANLAR DEĞİLİZ” yedigunhaber.com: Şu andaki konum itibariyle hizmet alanı Alanya mı yoksa Antalya genelinde varız diyebiliyor musunuz? Harun Yalçın: Biz, Türkiye’deki grup otellerinin hepsine ekipman gönderiyoruz. Öztiryakiler Endüstriyel Mutfak’ın Alanya bayisiyiz ve Öztiryakiler kanalı ile yurtdışındaki kuran kurslarına dahi gönderiyoruz. Yurtdışındaki kurslarımıza maddiyat gözetmeden elimizden gelen yardımı yapıyoruz. Ulaşımını dahi üstleniyoruz. Bizim şu an itibariyle Okurcalar sonu ile Gazipaşa arasındaki işletmelerde girmediğimiz tesis yok. Girmediklerimizin de ödeme ile ilgili ya da o tür başka nedenleri vardır. Genelde bölge otellerinin hepsi bizi tercih ediyor. Bizde onlara kalite konusunda yüksek standartlar sunuyoruz. Yani anlayacağınız, biz gece cep telefonlarını kapatabilen insanlar değiliz. Bu sene çok işimiz yok ama geçen senelerde, özellikle yaz aylarında fazla mesai yapmak, 24 saat çalışmak mecburiyetindeydik. Atıyorum bir alez lazım, atıyorum bir şezlong lazım; gece yarısı da olsa bu hizmeti gerçekleştirmek zorundayız. Telefonu kapattığımız an müşteriler senden daha iyi hizmet verene giderler. Otellerle ilgili böyle bir durum var. Züccaciye ile ilgili tabi aynı durum yok. Sabah 9’da dükkanı aç, akşam saat 10 gibi kapat hiçbir sıkıntı olmaz. Onda bir tek ekstra iş olarak düğün olur, nişan olur, dükkan da kapalıdır, ararlar gelir açar teslim ederiz. SEYYAR SATICILIKTAN DEV BİR FİRMAYA yedigunhaber.com: Yalçınlar’ı bir aile yönetiyor diye biliyoruz, babanız ve amcanız başta olmak üzere? Harun Yalçın: Babam ve amcam seyyar satıcılık yaparak, 1970 yılında başlıyorlar bu işlere. 1980’de biz Yalçınlar’ın kurulumunu yapıyoruz. Züccaciye dükkanı açarak bu işe başlanıyor. Geçmişimizle gurur duyuyoruz. Allah’a şükür geçmişimiz sayesinde bu günlere geldik. Günümüzde; Hacet Mahallesi’nde Yalçınlar Züccaciye var, Metro Kavşağı’nda Karaca var, Hacımemişler Cami karşısında Karaca var, burası yani otel ekipmanları mağazamız var ve bir de Konaklı Lojistik Depomuz var. Bizim iki kolumuz var ve bu kollardan Züccaciye bölümü Mustafa Bey’in emir komutasında ilerliyor. Otel ekipmanları bölümü ise Ali Bey’in emir komutasında ilerliyor. Babamdan şu anda fikir olarak yararlanıyoruz. Biz Tırılarlıyız, Çayarası’na varmadan Gödüre denen muhitteniz. Babam yaylada şu anda emekli hayatı yaşıyor. Fakırcalı ve Kuşyuvası civarlarında yürüyüş yapıp, emekli hayatı yaşıyor ama bu işin kurucuları tabi ki onlar. “YETKİ SINIRLAMASI BİLİNİRSE İŞLER GÜZEL YÜRÜR” yedigunhaber.com: Bir şirketi aile olarak bu şekilde yönetmek bir avantaj mı? Harun Yalçın: Yüzde yüz avantaj. İslam dini milletin dediği gibi işine geldiği gibi bir din değildir. Her soruya orada bir yanıt buluruz. Bir hadisi şerif var: “İki kişi Allah rızası için ortak olduğunda üçüncüsü benim” diyor Cenab-ı Allah. Aralarını ben bulurum diyor ama birbirlerine yalan söylemeye başladıklarında, ben çıkarım şeytan girer diyor. O yüzden yetki sınırlaması bilinirse işler güzel yürür. Röportaja başlamadan önce sizden “telefon çalarsa bakabilir miyim?” diye izin istedim. “Olmaz” deseydiniz diğer yönetici aile bireylerini tek tek arayıp “benim telefonum bir saat kapalı” diye izin alacaktım, haber verecektim. Bu bir örnektir işte. “YILLARIN VERDİĞİ TECRÜBEMİZE GÜVENİYORLAR” yedigunhaber.com: Peki Harun Bey, vatandaşlar neden sizi tercih etsin? Fiyat, kalite, hizmet ve kampanya? Hangi konuda iddialısınız? Harun Yalçın: Züccaciye bölümünde devamlı olarak kampanyalarımız oluyor. Bu tercih sebebi oluyor ancak bizim en önemli özelliğimiz iş disiplini ve iş tecrübesidir. Yurtdışında dahi devamlı olarak fuarlara katılarak yenilikleri, son teknoloji ve ürünleri Alanya ile buluşturuyoruz. Bugünlere çalışarak gelindi ve tesadüfi bir şey olmadı. İnsanlar bir kepçe, bir kevgir alacağı zaman bile yılların verdiği tecrübemize güveniyorlar. Başka firmalarda sorun yaşarlarsa o firmalar zaten vatandaşın gözünden düşüyor. Problem yaşanmadan hizmeti verdiğimiz için bizi devamlı tercih ediyorlar. 1970 yılından bugüne kadar hiçbir firma ile darılarak, kırılarak ayrılmışlığımız yok. Babaannemin cenazesi oldu. Babam ve amcamın eski elemanları gidip bizden önce sarıldı. Şu anda bir insan iş değişikliği yaptığı zaman mahkemelik oluyor birbirlerine bile selam vermiyorlar. Biz çalışanlarımız ile de bir aileyiz. Onlar da işe dört elle sarılınca, insanlar bunu görüyor ve bizi tercih ediyorlar. “ÇALIŞANLARIMIZI MAĞDUR ETMEDİK” Bir diğer konu da ürünlerin en kalitelisini en uygun fiyata satarak; evine, oteline giderek teslim ediyoruz. Atıyorum Gazipaşa’nın Macar Köyü veya Doğanca Köyü, oradan bir kız kardeşimiz gelip bizden mal aldığı zaman; müşterimizi de yanımıza alarak evine kadar götürüp teslim ediyoruz. Örnek vereyim Doğanay Otel’de çalışan bir kızımız vardı. Antalya’ya gelin gidecekti. Hiçbir ücret almadan gittik, bütün ürünlerini yerleştirdik. Hatta 8 - 9 katlı bir binaydı, asansör daha kurulmamıştı; tek tek hepsini çıkardık. Kendim de gittiğim için bu örneği verdim. Biz hizmet ediyoruz, para arkamızdan geliyor. Parayı düşünürsen hizmet edemiyorsun. Buraya ilk geldiğinizde karşılamanızın notunu siz verin… Sizi tanımadıkları halde nasıl yaklaştılar ben görmedim ama tahmin ediyorum. yedigunhaber: Gerçekten güler yüzlü ve ilgili bir karşılamaydı personel arkadaşlara teşekkür ediyoruz. Harun Yalçın: Benim şu anda 48 personelim var. Virüs nedeniyle mesela hiçbir işçimizi çıkarmadık. Devlet yasak koymadan önce belliydi durum ve hiç kimseyi çıkarmadık işten. İşlerimiz çok büyük oranda düşmesine rağmen, çalışanlarımızı mağdur etmedik. Mesela Konaklı’daki depo şu an hiç iş yapamıyor. Buradan da aynı hizmeti verebiliyoruz ama onlar yoğun günlerde bizim kahrımızı çektiler, şu anda da biz onları taşımak zorundayız. Önümüzdeki virüs bize ne getirecek ilerde bilmiyoruz tabi ama biz çalışanlarımızı yüzüstü bırakmayacağımızı zaten gösterdik. 48 kişiyi barındırmakta kolay değil tabi. “KORONA DÖNEMİNDE İŞLERİMİZ YÜZDE 75 GERİYE GİTTİ” yedigunhaber.com: Konu gelmişken, korona virüs sizi nasıl etkiledi? Harun Yalçın: Bizim işimiz bu süreçte yüzde 75 geriye gitti. Benim babam 1950 doğumlu ve onun bile ömründe hiç görmediği bir süreç bu. Hiç kimsenin tahmin dahi etmediği ve deneme yanılma yöntemi ile atlatılmaya çalışılan bir süreç var. Biz personelimiz ile toplantımızı yaparak, sokağa çıkma yasağı döneminde hepinizi izne göndereceğim dedim ve eğer işler düzelirse yılsonu gelmeden yine hepinize izin vereceğiz dedik. Personelimize ne söylersek söyleyelim hepsi mutluydu. Toplantıda özellikle yüzlerine dikkat ettim ve çok mutlu oldum. Her koşulda yanımızda olduklarını hissettim. Alma mazlumun ahını çıkar aheste aheste diye bir laf var. Ben hiçbir elemanımızın ahını almak istemem. Oysa ağzından çıkan bir lafa bakar ama ben yapmadım. Yaparsam da bu şekilde bir toplantı yapılarak karşılıklı rıza alınarak bu işi yaparım. “BENDEN ESKİ ÇALIŞANIMIZ VAR” Burada soruları ben sorarım demeyeceksen sana bir soru soracağım. Bu denli kayıp yaşayan ve işleri yüzde 75 düşen bir firma eleman çıkarır mı, çıkarmaz mı? yedigunhaber: Her dört çalışanınızdan üçünün işsiz kalması gerekirdi… Harun Yalçın: Aynen öyle ama biz yapmadık ve sadece izne gönderdik. İnsanın zenginliği elamanlarına gösterdiği değerle belli olur. Tek başıma ben ne iş yapabilirim ki? Bizim 20 yıllık çalışanımız var. Benden eski çalışanlar var ben nasıl onlara bunu yapabilirim ki. “HENÜZ HİÇ BİR OTELDEN SİPARİŞ YOK” yedigunhaber: Bu davranışınızı bizde canı gönülden tebrik ediyoruz gerçekten. Peki, turizm nereye gidiyor Harun Bey? Yapılan değişiklikler sizi nasıl etkileyecek? Çünkü otel ekipmanları satıyorsunuz ve artık açık büfe olmayacak, her odaya mutfak kurulacak gibi söylemler dahi var? Harun Yalçın: Dönemin en doğru sözü: “Kimse ne yapacağını bilmiyor.” Ağız maskesi, bone ve hijyen ürünlerinin satışları biraz arttı. İnsanlar mesafeye dikkat ediyorlar ve kapalı alanda kalmak istemiyorlar. Bir bankaya gitsen bile maskesiz giremiyorsun. Soruna şöyle cevap vereyim. Bu sorunun cevabını bugün kim verirse versin yanlış söyler. Bu sorunun cevabı 31 Haziran’da yani 1 ay sonra belli olur. Niye diye soracak olursan, Cumhurbaşkanın yaptığı son açıklamadan sonra dükkanda biraz müşteri görür olduk. Restoranlar, kafeler ve benzeri iş yerlerinden geliyorlar, dükkanı için alışveriş yapıyorlar. Bu da biraz olsun bizim işin de hareketlenmesini sağladı. Oteller açılacak diyorlar ama mesela hiçbir otelden sipariş yok. “BU İŞ 2022 YILINDAN ÖNCE DÜZELMEZ” Sen nasıl görüyorsun dersen; Planlamamı şuna göre yapıyorum: Şu anda 2020 yılındayız ve bu işin 2022 yılından önce düzeleceğini düşünmüyorum. Çok karamsarsın demeyin çünkü bizim de bir planlama yapmamız lazım. 2020’nin 6 ayı geride kaldı bile ve 2019’daki satışlara ulaşılması artık imkansız. Turizmle alakalı bir ayda kazanılan para, 6 ayda kazanılamadı. Yani artık bu yıl bitti. Bunu kabul etmek lazım. Biz ise ayakta durmaya devam edeceğiz. Bunu ise istişare ederek, planlı bir şekilde çalışmaya borçluyuz. Biz aile olarak saygı ve sevgi çerçevesinde çalışmaya devam edersek her şeyi atlatırız. Bizim hepimizin soyadı Yalçın ve biz çalışırken hepimiz bu şirketin sahibi gibi çalışıyoruz, harcarken de bir işçi gibi harcıyoruz. Bizim başarımız burada. Böyle yapmakta zorundayız, yoksa başka türlü bu işler yürümez. “BİZ TÜRK İNSANI OLARAK, HER GÜN ABDEST ALAN İNSANLARIZ” yedigunhaber.com: Züccaciye bölümünde çeyiz vb. satışlar çok olduğu için devamlı olarak düğün yapacak insanlarla da irtibattasınız. Korona virüs sürecinde orada durum nedir? Düğünler tamamen kaldırılmalı diyenler bile oluyor? Harun Yalçın: Sosyal mesafe ve hijyen kurallarına uyarsak hiçbir şey olmaz. Mesela ben sabah kalktım abdestimi aldım ve evden çıktım. Geldim buraya, her boşlukta elimi yıkadım. Zaten mağazamızın temiz olduğunu da görürsünüz. Yani şunu diyorum; biz Türk insanı olarak, her zaman abdestimizi alan insanlarız. Yemeğe başlarken elimizi yıkayan Besmele çeken insanlarız. Ben bu yüzden birazda bu işlerin abartıldığına inanıyorum. “SAĞLIK BAKANIMIZI TAKDİR EDİYORUM” Kuran kursunda yetiştiğimiz için bizi hep kontrol ederlerdi okula giderken. O dönemden beri temizliğe çok dikkat eden bir insanım. Günlük beş vakit namazımızı da kılıyoruz dolayısıyla abdest de alıyoruz. Biz kendi kişisel temizliğimize dikkat edeceğiz, gerisini Cenabı Allah’a bırakacağız. Bir kader var ve sen kontrol etsen de etmesen de bu başımıza gelecek. Zaten devletimiz birçok kural koyuyor uyarıda bulunuyor. Türk insanı olarak bence devletin aldığı önlemlere harfiyen zaten uyuyoruz, hatta üstüne çıkıyoruz. Bir parantez belirteyim siyasi görüşü bir kenara bırakırsak, Sağlık Bakanımızın bu süreçteki çabasını da çok takdir ediyorum. “GENÇLER İNTERNETTE BULUŞUP, SONUNU BİLMEDEN EVLENİYOR” yedigunhaber.com: Biz de mağazaya girer girmez o temizliği fark ettik zaten. Girişe dezenfekten, kolonya ve maske hepsi de konulmuş. Bu konudaki tutumunuz için de ayrıca teşekkür ederiz. Harun Yalçın: Devletimiz ne derse uyacağız, hatta fazlasını yapacağız ve Allah’ımıza dua edeceğiz, bu kötülüklerden bizi koru diye. Evlilik konusunda bazı söyleyeceklerim var. Gerçekten eskiden köy yerinde akraba evlilikleri olurdu, görücü usulü evlenilirdi. O insanların büyük çoğunluğu boşanmıyor, mutlu oluyor. Yeni nesil, yani biz bunu yapamıyoruz. Gidiyor internetten birini buluyor, görüşüyor, sonucunu bilmeden evleniyor ve boşanıyor. Şu an benim oğlum evlenecek olsa ben, evimin önünde yemeği veririm. İnsanları sosyal mesafe kurallarına göre oturtur, yemeklerini yedirir, duamızı okuruz. “ALNIMIZIN AKIYLA BU SÜRECİ ATLATALIM” yedigunhaber.com: Son olarak ne söylemek istersiniz? Harun Yalçın: Biz, iş insanları olarak, 2020 yılını ölü kabul edip, 2021 ve 2022’ye göre planlamamızı yapmamız lazım. Cenabı Allah, elamanlarımızın hakkını yemeden, alnımızın akıyla bu işin içinden çıkabilmeyi tüm halkımıza nasip eylesin. Daha önce dediğim gibi; çalışırken patron gibi, harcarken de işçi gibi harcayarak bu süreci en hayırlı şekilde geçiririz inşallah. yedigunhaber.com: Bizleri kırmadığınız için ve bu hoş sohbet için çok teşekkür ediyoruz. Sizlere hayırlı işler diliyoruz. Harun Yalçın: Bende yedigunhaber.com ekibine çok teşekkür ediyorum. Aslında böyle şeyleri çok beceremem. Daha önce bir hocamın ricası ile üniversiteden öğrenci kardeşlerimize bir röportaj vermiştim. Sizleri de takip ediyor çok başarılı buluyorum. Sizi de kıramadım. Başarılarınızın devamını diliyorum.