Sedef (psoriasis) pulsu, kalın plaklar ve kaşıntıyla karakterize olan kronik inflamatuar ve yangılı bir cilt hastalığıdır. Kalıtsal olmasına rağmen stres, enfeksiyon ve beslenme gibi çevresel faktörlerden de etkilenir. Gelin birlikte hastalığın gelişiminde etkili olan faktörlere bakalım.

Enfeksiyon: Özellikle diş apseleri ve üst solunum yolu enfeksiyonları sedef hastalığının gelişimine ve semptomların artmasına neden olur.

Stres: Stres sedef hastalığı tedavisi sürecini olumsuz etkileyen bir faktördür. Yüksek stres düzeyine sahip sedef hastalarının semptomlarının daha şiddetli olduğu görülmüştür.

Obezite: Yapılan araştırmalarda beden kütle indeksinin 29’dan yüksek olan bireylerin sedef hastalığı riski açısından iki kat daha fazla risk taşımaktadır.

Alkol: sedef hastaları arasında alkol tüketim sıklığı oldukça fazladır. Alkol histamin salınımını uyarır ve deri lezyonlarını şiddetlendirir. Ayrıca alkol alımı esnasında doymuş yağ ve çok yağlı gıda tüketimindeki artış ve meyve/sebze tüketiminde azalma meydana gelebilmektedir. Bu yüzden alkol alımı sedef hastalarında sınırlı olmalıdır.

Gluten: Araştırmalara göre birçok sedef hastasında glutene karşı duyarlılığın arttığı ve semptomlarının glutensiz diyetle iyileştirildiği gözlemlenmiştir. Sedef hastalarında 3 ay süre ile uygulanan glutensiz diyetle hastalığın şiddetinde iyileşme olduğu gösterilmiştir.

Çoklu Doymamış Yağ Asitleri (PUFA): Sedef, beslenme faktörleri ile ağırlaşabilen inflamatuar bir durumdur. İnflamasyon, alerjen besin içeren diyet veya omega-3 ve omega-6 yağ asitlerinden dengesiz bir diyetten de kaynaklanabilir. Yapılan bazı çalışmalar balık yağının kaşıntı, pullanma gibi belirtiler üzerinde olumlu etkileri olduğunu ortaya koymuştur. Oral balık yağı desteğine ait sonuçlar olmamasına rağmenomega-3 içeriğinden zengin balık sardalya, ringa, uskumru gibi yağlı balım tüketimi hastalara önerilebilir.

Sedef hastalığına karşı beslenme şekliniz oldukça önemli. Peki sedef hastaları nasıl beslenmeli?

Düşük Kalorili (Hipokalorik) Diyet

Obez veya aşırı kilolu sedef hastalarında düşük kalorili diyetler tedaviye yardımcı olacaktır.

Glutensiz Bir Diyet

Araştırmalara göre glutensiz diyet uygukayan sedef hastalarında iyileşme olduğu görülmüştür. Hem çölyak hem de sedef hastalığı olan bireyler tedavilere yanıtsız kalsa da kısa süreli glutensiz bir diyet deri lezyonlarında belirgin azalma sağlar.

Akdeniz Diyeti

Yüksek miktarda antioksidan ve polifenol içeren bir diyet modeli olan Akdeniz diyetinin temel yağ kaynağı zeytinyağıdır. Sedef hastalarında inflamasyon belirteçlerinde CRP seviyesinin yüksek olduğu görülmüş ve bu nedenle sedef hastalarında Akdeniz diyeti yaşam tarzı haline getirilmelidir. Akdeniz diyeti yaşam tarzı haline getirildiğinde derideki lezyonların şiddeti azalacaktır.

D Vitamini

Sedef hastalarının serum D vitamini düzeyleri genellikle düşüktür. Düşük D vitamini düzeyi hastalığın şiddeti ile ilişkili görülmektedir.

Antioksidanlar

Yetersiz antioksidan tüketimi hastalık şiddetinin artmasına neden olur. Selenyum ise bağışıklık sistemini etkiler ve sedef hastalarında serum selenyum seviyeleri düşük olabilmektedir.  

Yüksek omega-3 alımı, açlık, düşük kalori alımı, vejetaryen diyetler ve bazı hastalarda glutensiz diyet fayda gösterebilir.

 Vejetaryen bir diyetle yüksek miktarda bitkisel yağ ve soya ürünleri, düşük miktarda balık tüketmek pro-inflamatuar dengeyi bozabilir ve bireyleri risk altına sokabilir. Ayrıca gebelikte düşük serum çinko ve kalsiyum düzeylerinin sedefe neden olduğu bilinmektedir. Bu tip durumlarda bir doktor kontrolünde kalsiyum ve çinko içeren besin desteği önerilmesi gerekebilir.

Sedef hastalığının tedavisinde kullanılan ilaçlar ve tedaviler bazı beslenme eksikliklerine yol açabilir. Örneğin; metotreksat folik asit eksikliğine neden olabilir. Diyetteki folik asit miktarı brokoli, yeşil yapraklı sebzeler, bezelye, kuru fasulye, portakal ve greyfurt suyu, kavun, karaciğer ve diğer organ etleri ve zenginleştirilmiş tahılların tüketimi ile arttırılabilir.

Sedef hastalığında ilaç tedavisinin yanında beslenme tedavisi de oldukça önemlidir. Ve beslenme tedavisi için beslenme uzmanından yardım almak gerekmektedir.

Unutmayın! Öncelik sağlığınız…

Diyetisyen Öykü TOKAT

ESTHED’OR HEALTH & BEAUTY