Sendika binasında açıklama yapan Erdem, “Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun öğretmenlerin temel haklarını içermediği ve aksine birçok hak kaybına yol açacağı kısa bir süre içinde çok daha iyi anlaşıldı. Tam da bu sebeple Öğretmenlik Meslek Kanunu’na, seminer ve sınav dayatmasına karşı öğretmenler tek ses oldu ve tepkilerini çığ gibi büyüttü. Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer’in ‘Sınavı biz değil sendikalar istedi’ ve ‘Mülakat olmasın diye sınav yapmak istedik’ gibi birbiriyle çelişen açıklamaları, tedirginliğin ve paniğin sonucu” dedi.

‘SORUMLULUĞUNDAN KURTULMA ÇABASINA GİRİLDİ’

Öğretmenlerin bu sefer yöneticilerine ve yandaş sendikaya ders verdiğini belirten Erdem, “Öğretmenlerin sosyal medya üzerinden ders verircesine geliştirdiği tepki sonucunda hem MEB hem de yandaş sendika yaşatılan ‘saçmalığın’ sorumluluğundan kurtulma çabasına girdi. Oysa hakikat ayan beyan ortada. Öğretmenler mesleki onurlarına sahip çıktı ve bu kez öğrencilere değil, bakanlık yöneticilerine ve yandaş sendikaya ders verdi. Öğretmenlerin yeterliliğini ölçmeye kalkışan Bakan Özer, kanunu hazırlayanlar ve yandaş sendika yöneticileri öğretmenlerin verdiği bu dersi iyi anlamak zorunda. Ellerine yüzlerine bulaştırdıkları seminer ve sınav süreci, çalışma anlayışlarının ne kadar niteliksiz, özensiz ve sığ olduğunu daha da ortaya çıkardı. Bu süreci yönetenler ‘görevlerinden aflarını istemeli’ ve tüm öğretmenlerden özür dilemeli. Biz öğretmenler ne yaptığınızı, neden yaptığınızı, nasıl yaptığınızı ve en önemlisi bunu kimlerle yaptığınızı çok iyi biliyoruz. Bu nedenle öğretmenlerin ortak taleplerine kulaklarınızı tıkamayın, gözlerinizi kapatmayın ve öğretmenlerin iradesini yok saymayın” ifadelerini kullandı.

Müdür Yılmaz’dan İletişim Ve Tasarım Festivaline Destek Müdür Yılmaz’dan İletişim Ve Tasarım Festivaline Destek