İşte Ahmet Hakan'ın o yazısı:

Ne zaman Deniz Baykal adı bir biçimde gündeme gelse...

Bazıları hep aynı şeyi söylüyorlar:

“O zaten Tayyip Erdoğan’ın önünü açmıştı. Başımıza gelenler hep onun yüzünden.”

*

Oysa eleştirildiği bu konu...

Bazıları hep aynı şeyi söylüyorlar:

“O zaten Tayyip Erdoğan’ın önünü açmıştı. Başımıza gelenler hep onun yüzünden.”

CHP’li Başkan Özçelik Görevi Devraldı! Yücel ve Özçelik’ten Samimi Görüntüler CHP’li Başkan Özçelik Görevi Devraldı! Yücel ve Özçelik’ten Samimi Görüntüler

*

Oysa eleştirildiği bu konu...

Deniz Baykal’ın en delikanlı eylemi

Deniz Baykal’ın kişisel tarihinin en demokratik eylemidir.

*

Hatırlayalım:

Yıl: 2002.

Tayyip Erdoğan, parti başkanı olarak ilk kez seçime giriyordu.

Ancak milletvekilliğine aday olması yasaktı.

Milletvekili olamayacağı için başbakan da olamayacaktı.

Nitekim öyle de oldu:

Tayyip Erdoğan’ın lideri olduğu parti, en çok oyu almış ve tek başına hükümet kuracak çoğunluğu elde etmişti.

Ama Erdoğan’ın ülkeyi yönetmesi yasaktı.

*

İşte bu çarpıklığın, bu tuhaflığın, bu garipliğin, bu mağduriyet görüntüsünün ortadan kaldırılması şarttı.

*

Deniz Baykal, bu aşamada devreye girdi.

Yasağın arkasına saklanmaya tenezzül etmedi.

Kaçak dövüşmekten kaçınmayı tercih etti.

Ve “Yasağı kalksın, mertçe rekabet yapalım” dedi.

*

Yapmayın, etmeyin.

Deniz Baykal’ı en delikanlı yerinden vurmaya çalışmayın.

HİÇ SEVMEDİĞİM BİR KÜLTÜR: NARGİLE

1 TEMMUZ itibarıyla bütün yasaklar kalkmış.

Nargile hariç.

*

Nargileciler bağışlasınlar ama ben pek bir sevindim buna.

*

En süper lüks otelleri bile kaplayan nargile salonlarından... Cadde kenarlarındaki bütün kafelerin nargile kafeye dönüşmesinden... Nargileden yayılan yanmış elma kokusundan... Desenli kırmızı kilim ve halılarla çevrili konseptlerden...

Öyle gına gelmişti ki bana...

Bir süreliğine de olsa bu manzaraların ortadan kalkmasına memnun oldum.

*

“Bencil” diyebilirsiniz bana.

Evet, bu konuda bencilim.