Alanya’nın tarihi tesislerinden eski Oasis Otel’in yıkılıp yerine konut yapılması bugün manşetlere taşınmıştı. Konuyla ilgili sektör temsilcilerinden ALTİD ve ALTAV Başkan Yardımcısı Mehmet Dahaoğlu, kararın Alanya Belediyesi tarafından durdurulmak istendiğini ancak Antalya Büyükşehir Belediyesi tarafından iptal edilerek engellendiğini belirtmişti. Bunun ardından CHP Alanya Belediyesi ve Antalya Büyükşehir Belediyesi Meclis Üyesi Erkan Demirci sosyal medya hesabı üzerinden tepki gösterdi. Demirci açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

‘BELEDİYELERİN YETKİSİ YOK’

“Konaklı’da bulunan bir otelin yıkılarak yerine konut yapılacağına dair yapılan haberin içeriğinde Alanya Belediyesi’nin bu durumu engellemek istemesine rağmen Antalya Büyükşehir Belediyesi’nce engellendiğine dair ALTİD ve ALTAV başkan yardımcısı tarafından yapılan açıklamayla Antalya Büyükşehir Belediye Meclisi zan altında bırakılmıştır. Kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi adına hem şehir plancısı hem de büyükşehir meclis üyesi sıfatımla açıklama yapma ihtiyacı hissettim. İlgili pek çok kişinin bildiği üzere Konaklı Mahallesi’nin sahil bandı Alanya Batısı turizm merkezi sınırları içerisinde kalmaktadır. Turizm alan ve merkezlerinde imar planı yapma ve değişikliklerine ilişkin tüm yetki 2 bin 634 sayılı Turizm Teşvik Kanunu gereğince Kültür ve Turizm Bakanlığı’na aittir. Turizm merkezlerinde imar planı onaylama ya da değiştirme konusunda belediyelerin yetkisi bulunmamaktadır. Dolayısıyla Alanya Belediyesi’nce yapılmak istenen ancak imar mevzuatına aykırı olduğu gerekçesiyle Antalya Büyükşehir Belediye Meclisi’nce kabul edilmeyen düzenleme sadece Alanya Belediye Başkanlığı’nın imar planı yapma ve onama yetkisi bulunan alanlar için hazırlanmıştır.

‘O İFADE GERÇEK DIŞIDIR’

Daha net bir ifadeyle yapılmak istenen plan değişikliği, büyükşehir belediyesinden onaylanmış olsaydı bile Konaklı Mahallesi’nin Turizm Bakanlığı’nın yetkisinde bulunan ilgili oteli kapsayan bölgesi için uygulanamayacaktı. Yani yapılan açıklamadaki ‘Büyükşehir belediyesi engelledi’ ifadesi en azından bahse konu bölge için gerçek dışıdır.

‘DİLEYEN DİLEDİĞİ YERE DİLEDİĞİNİ YAPARDI’

Antalya Büyükşehir Belediyesi’nce imar kanununa aykırı olduğu gerekçesiyle kabul edilmeyen hususa gelince; Alanya Belediye Meclisi almış olduğu kararla imar planında ‘Konut Alanı’ olarak planlı olmasına rağmen geçmişte apart otel olarak yapılan binaların yıkılması durumunda yerine yine otel yapımını zorunlu kılan bir karar almak istemiştir. İmar planlarıyla konutların, otellerin, dükkânların ve hatta okul, cami, park gibi kamusal alanların nerelere yapılabileceği belirlenmektedir. İmar planında dükkân hakkı bulunmayan bir yere dükkân yapılamayacağı gibi, otel alanı olarak belirlenen yere konut, konut alanı olarak belirlenen yere otel yapılması yasa gereği mümkün değildir. Zaten mümkün olsa imar planı onaylamaya gerek kalmaz, dileyen dilediği yere, dilediği yapıyı yapabilirdi.

‘YASAYA UYGUN ÇÖZÜM ÖNERİSİ SUNULDU’

Büyükşehir belediyesince kabul edilmeyen düzenleme 3 bin 194 sayılı imar kanuna uygun olmayan bir talep olup, dava edilmesi durumunda mahkemelerce imar planı örneği belediyesinden istenecek ve ilgili parselin konut alanı olarak planlı olduğu görülünce doğrudan iptal edilebilecek bir düzenlemedir. Büyükşehir belediyesi kararın özüne karşı olduğundan değil, imar kanununa aykırı bir yöntemle çözüm üretilmeye çalışılmasından dolayı konuyu kabul etmemiştir. Bu hususta tarafımca ilgili kişilere yasaya uygun çözüm önerisi de sunulmuştur.

‘EĞER ALANYA BELEDİYESİ SAMİMİYSE…’

Başkan Lök’ten Korsan Servis Çağrısı! ‘’Korsan Servis Müsamaha Göstermesinler’’ Başkan Lök’ten Korsan Servis Çağrısı! ‘’Korsan Servis Müsamaha Göstermesinler’’

Her iki konu hakkında da çözüm nettir. Eğer Alanya Belediyesi otellerin yıkılıp, yerine konut yapılmasını engellemek hususunda samimiyse;

a) Kendi yetkisine giren alanlarda imar planı paftaları üzerindeki konut alanı kararını otel alanı olarak değiştirdikten sonra ilçe meclisinden geçirip, büyükşehir meclisine sunmalıdır. Ancak bu kararı alırken otel ve konutların yan yana olmasının yarattığı gürültü ve görüntü kirliliği gibi hususları da ciddi anlamda değerlendirmeli en doğru kararı vermelidir. Tek taraflı değil, tüm siyasi partiler ve STK’larla birlikte hareket etmeli, oy birliği yakalamayı hedeflemelidir.

b) Kendi yetki alanı dışında kalan Turizm Merkezlerinde daha önce Kültür ve Turizm Bakanlığı’nca tercihli olarak yani Turizm veya Konut alanı olarak planlı parsellerdeki plan kararlarını inceleyerek, uygun gördüğü lokasyonlarda konut kullanım kararlarını otel alanı olarak değiştirmeli ve hazırladığı imar planı değişikliğini onaylanmak üzere Kültür ve Turizm Bakanlığı’na sunmalıdır. Tamamıyla teknik bilgi gerektiren konuların, bu bilgilere haiz kişiler tarafından yorumlanması en doğrusudur. Herkes bildiği konularda konuşursa bilgi kirliliği oluşmayacağı gibi hepsi birbirinden değerli kamu kurum ve kuruluşları haksız yere zan altında kalmayacaktır.”