Doların, yatırımcılar tarafından 'güvenli liman' olarak görülmesiyle önemli para birimleri karşısında güçlenmesi devam ediyor. Euro’da da değer kaybı sürerken, Euro ve Dolar’ın eşitlenmesi Alanya’da kaygıya neden oldu. Kazancının büyük bir bölümünü Euro üzerinden sağlayan Alanya’da turizm sektörü ve iş dünyasının temsilcileri açıklamalarda bulundular.

‘MALİYETLER ARTACAK, GELİRLER AZALACAK’

Maliyetlerin artacağını belirten Alanya Dövizciler Birliği (ALDÖBİR) Başkanı Turgay Kırbaş, “20 yıl sonra ilk kez Euro/USD paritesi 1.001’e gelerek eşitlendi. İnşaat ve turizm sektörlerinde olduğu gibi gelirleri Euro cinsinden olan firmalarımızın bu durumu dikkatle takip etmeleri gerekmektedir. 2002 yılından bu yana 20 yıldır lehimize olan bir durum ilk defa Alanya açısından aleyhimize dönebilir. 2002 yılında Euro ilk olarak piyasaya sürüldüğünde 1.17 seviyesindeydi. Şu an geldiğimiz noktada bire bir, hatta dün itibariyle USD Euro’nun da önüne geçmiş durumda. Euro’nun USD karşısında en değerli olduğu tarih 3 Mart 2008 yılındaydı. O zaman 1.57 seviyelerindeydi. Alanya’daki tüm satış gelirlerimizin ağırlığı Euro olarak olduğu için gelirlerimizde azalma söz konusu olacak. Girdi maliyetlerinin hepsi dolar kurundan hesaplandığı için maliyetlerimiz artacak, kârımız düşecek. Bunun engellenmesinin tek yolu fiyatların yeniden güncellenmesi. Bu da yeniden zam gelecek anlamına geliyor. Firmalarımızın kuru dikkatle takip etmelerini istiyoruz. Genelde konut satışlarında yüksek rakamlı dövizler ile satılıyor. Buradaki küçük bir oynama onların kârını olumsuz yönde etkiler.

Başkan Lök’ten Korsan Servis Çağrısı! ‘’Korsan Servis Müsamaha Göstermesinler’’ Başkan Lök’ten Korsan Servis Çağrısı! ‘’Korsan Servis Müsamaha Göstermesinler’’

‘ETİK DAVRANMAZSAK MİSAFİRLERİMİZİ KAÇIRIRIZ’

Konuyu turizm açısından değerlendiren ALTAV ve ALTİD Başkan Yardımcısı Mehmet Dahaoğlu, “Euro Bölgesi’nde Ukrayna Savaşı nedeniyle krize dönüşen doğalgaz darboğazı ve İngiltere’de yaşanan siyasi kriz, para piyasalarında tarihi hareketlere neden oluyor. Norveç’ten AB ve İngiltere’ye doğalgaz akışlarında aksama yaşanması ve Almanya gibi büyük ekonomilere ilişkin resesyon endişelerinin güçlenmesi, Euro/Dolar paritesini 20 yılın ardından ilk kez eşitlik düzeyine getirdi. Ekonomist Mahfi Eğilmez’in de bu konuda bir açıklaması var: ‘Euro ile Doların eşitlenmesi bizim aleyhimize bir gelişme. Çünkü ihracatımızın ve turizm gelirlerimizin ağırlığı Euro ile, ithalatımızın ve dış borç ödemelerimizin ağırlığı Dolarla.’ Turizm açısından bakmak gerekirse, bizi daha çok dövizin TL karşısındaki durumu ilgilendiriyor. Ciddi yükseklikteki enflasyon, yükselen maliyetler hepimizi bunaltmış durumda. Ayrıca her sektörde olduğu gibi, fırsatçılar çıkıp, daha önce ilan edilen Euro bazındaki satış rakamlarını, USD olarak değiştirebilirler. Herkesin bu anlamda etik davranması gerekiyor, yoksa geçmişte yapılan hatalar gibi uzun vadede kendimize zarar veririz ve misafirlerimizi kaçırırız” şeklinde konuştu.

‘İHRAÇ EDEN ŞİRKETLERİMİZİ YAŞATMALIYIZ’

Konuyu iş dünyası açısından değerlendiren Müstakil İş Adamları Derneği (MÜSİAD) Başkanı Mustafa Durusoy, “Amerika'da piyasa beklentilerinin üzerinde gelen enflasyon sonrası FED'in agresif faiz artırımına devam edebileceği düşüncesinin ağır basmasıyla 27 Temmuz' da gerçekleşecek olan FOMC toplantısında 100 bps'lık faiz artırım ihtimali de yükselmiştir. Eylül ayında gerçekleşecek toplantıda ise 75 bps'lık faiz artırım olasılığı yükselmiştir. FED 27 Temmuz'da eğer 100 bps'lık bir faiz artırımı yaparsa 1990'lı yıllardan bu yana en büyük faiz artırımı olacak. Sonuç olarak, piyasa beklentisi üzerinde gelen enflasyon verisi sonrası küresel piyasalarda volatilitenin artması sonrası EURO/USD 2002'den beri ilk kez paritenin altına indi. Ticaretimizin Çoğunluğu Euro bölgesine olduğu için paritenin daralmasının Türk iş dünyasına negatif sonuçlar doğuracağını düşünüyorum.

Bu durum bize ihracatımızın ithalatımızdan daha fazla olması gerektirdiğini bir kez daha göstermiştir. İş dünyası olarak sorumluluğumuzun bilincindeyiz. Katma değeri yüksek olan ürünlerin ihracatının önemi artmıştır. Artık ithal eden değil ihraç eden şirketlerimizi yaşatmalı ve desteklemeliyiz. Bu konuda iş dünyası olarak biz üzerimize düşen vazifeyi yapmaya hazırız” diye konuştu.