38 ülkeden 105 bildiriyle 186 yazarın katılımıyla başarıyla tamamlanan konferansa Alanya Hamdullah Emin Paşa (AHEP) Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Mimarlık Bölümü Öğretim Görevlisi Dr. Elif Gizem Yetkin de katıldı. 

İNSANLIĞIN B PLANINI KONUŞTULAR

Konferansta EUSER tarafından düzenlenen ICMS 23 akademisyenleri, araştırmacıları ve öğrencileri fikir alışverişinde bulunmak ve katkı sağlamak için bilgi paylaşımında bulunmak amacıyla sosyal, eğitim, dil, ekonomi, mühendislik, tıp ve disiplinler arası çalışmalar alanlarında 7 ana oturum sundu. İnsanlığın Covid-19 salgını küresel sorununa cevap arandı. Dünya çapındaki yazarlar konferansa, insanlığın hayatta kalma direncini artırma konusunda etkili olmak için katıldı. Konferansın temel amacı, insanlığın B planının ne olması gerektiği konusunda, yani bir salgın durumunda okullar, üniversiteler, medya, hükümetler, hastaneler ve diğer alanlar hakkında akademisyenlerin düşüncelerini almak.

YENİ BİR MİMARİ AKIMIN ÖNCÜSÜ OLABİLİR

Dünyada doğal kaynakların son yüz yılda hızla tükendiğine dikkat çekilen çalışmanın özeti şöyle:

“Kaynak tüketimi ve doğaya verilen zararların en aza indirilmesini hedefleyen yeni yaklaşımlar ortaya çıkıyor. Bunlardan en güçlüsü sürdürülebilirlik. Değişen modern mimari anlayışı ile yıllardır karanlık ofislere yüksek apartman dairelerine ve doğadan uzak şehir yaşamına maruz kalmış insanlığın yaşadığı sosyolojik, psikolojik ve fizyolojik sorunlar araştırmalarla çarpıcı bir şekilde gözler önüne serildi. Bununla birlikte insanlığın doğaya olan ihtiyacının giderilmesi gerekliliği ve doğaya dönme isteğine bağlı olarak ortaya çıkan doğa temelli tasarım yaklaşımları mimaride yeni çağın tasarım parametreleri arasında yerini aldı. Sürdürülebilir mimari, yeşil tasarım ve ekolojik tasarım gibi pek çok doğa dostu tasarım yaklaşımı geliştirildi. Bunların yanı sıra biyoloji ile tasarımın doğrudan bir araya geldiği kavramlar ortaya çıktı. Bunlardan biyomimikri doğayı taklit ederek tasarım süreçleri için en iyi fikirleri araştıran bir disiplin. Kullanıcıların mimariden beklediği her türlü ekolojik ihtiyacı doğrudan doğanın içerisinden alıyor. İnsanların özlemini duyduğu doğa ile bütünleşmesini sağlayıp, aynı zamanda mimari tasarımlarda doğanın yarattığı çözümleri örnek alan bir model oluşturuyor. Mimari tasarımın doğaya yönelen bu döneminde, biomimikri tasarımcılara doğaya farklı bir gözle bakabilmeyi sağlayarak ve yeni bir mimari akımın öncüsü olabilme özelliği taşıyor. Bu çalışmanın temel amacı, mimaride biyomimikri yaklaşımının uygulama alanlarını ve temel özelliklerini belirleyerek tasarımcı mimarlar için bir yol haritası oluşturmayı sağlamak. Bu amaca ulaşmak için iki hedefi gerçekleştirmek üzere bir araştırma metodolojisi tasarlandı. Birincisi, mevcut literatür çalışmaları ile biyomimikri, mimari ve çevre dostu tasarımlar üzerine derinlemesine bir araştırma gerçekleştirecek. İkincisi, mimaride uygulanan biomimikri özellikli tasarımların listelenerek yapıya olan ekolojik kazançlarına göre sınıflandırılmasının yapılması. Sonuç olarak ortaya tasarımcı mimarların daha verimli yapılar üretebilmeleri için kolaylık sağlayacağı bir kılavuz oluşturulacak.”